Plastikler insan yaşamının her alanını kolaylaştırması, hafiflik, esneklik, kolay işlenebilirlik, korozyona karşı dayanıklılık, iyi elektrik ve ısı yalıtkanlığı, kullanım kolaylığı ve ekonomiklik gibi sundukları pek çok avantajları nedeniyle günlük hayatımızın her alanında yaygın olarak kullanılan polimerik maddelerdir. Plastiklerin avantajları nedeniyle yaygın kullanımı plastik kaynaklı kirlenmeyi beraberinde getirmektedir. Plastiklerin kullanımı sonucunda zaman içerisinde değişerek, aşınarak daha küçük parçalar haline gelmesi neticesinde hem çevre hem de insan sağlığı için yeni ortaya çıkan endişe verici 5 mm’den küçük, mikroplastik adı verilen, plastik parçalar meydana gelmektedir. Hemen hemen her üründe plastik kullanımının yaygınlaşması plastik kaynaklı kirliliğin küresel boyutta bir endişenin  meydana gelmesine sebep olmaktadır. Mikroplastiklerin Özellikle renksiz, şeffaf veya mikro boyuta kadar parçalanmış olması nedeniyle “kirletici” olarak tanımlanması pek de yaygın değildir. Plastikler görünmez çöpleri oluşturarak ciddi bir görünmez tehlike haline gelebilmektedir. Çevrede görünür büyüklükteki atıkları karakterize etmek ve sınıflandırmak kolay olsa da mikroplastikler için bu durum nispeten zordur.

Mikroplastiklerin insanlar tarafından yutulması esas olarak yiyecek ve içecekler yoluyla gerçekleşmektedir. Plastik katkı maddelerinin yiyecek ve içeceklerde bulunması açısından ambalaj malzemeleri ve plastikten mamul yiyecek veya içecek kapları önemli kaynaklardır. Plastikler farklı polimerlerden yapılır ve polimer ürünlerin dayanıklılığını korumak ve işlenebilirliğini, performansını ve işlevselliğini artırmak için üretim sırasında çeşitli katkı maddeleri eklenmektedir. Katkı maddelerinin ambalajdan sızmasıyla plastikleştiricilerin varlığı doğrulanmıştır. Örnek verecek olursak, son zamanlarda Meksika, Hindistan, Avrupa ve Amerika Birleşik Devletleri'nde içme suyu, şişelenmiş alkolsüz içecekler, çay, şarap, alkol, enerji içecekleri, süt, bira ve kahve gibi içeceklerde mikroplastiklerin araştırılması yapılmıştır. Yaklaşık olarak 1740 çalışmada daha önce bildirildiği gibi mikroplastiklerin yiyecek veya içeceklerle bir arada bulunduğu rapor edilmiştir. Ayrıca bal, tuz ve şeker gibi gıda maddelerinde mikroplastiklerin varlığı gözlemlenmiştir. "World Wide Fund for Nature" (WWF) tarafından hazırlanan bir raporda, yetişkinlerin her hafta ortalama 5 g plastik parçacık yedikleri, dış mekan aktiviteleri sırasında maruz kalmada yüksek miktarda mikroplastiklerin bulunduğu çalışma alanlarında akut maruz kalma değerlendirildiğinde, sırasıyla çocuklar ve yetişkinler tarafından yılda ortalama 3223 ve 1063 mikroplastik partikül yutulabildiğinden bahsedilmektedir.  İzmit Körfezi’nde yapılan en son çalışmada da her on balıktan dördünde mikroplastik tespit edilmesi yapılan çalışmaların sonucunda tespit edilen kirliliğin gerçekliğini doğrular niteliktedir.