Bireysel olarak gelişiminizde doğru yolda olup olmadığınızı, kendi davranış ve inançlarınızı aşağıdaki kriterlerle karşılaştırarak anlayabilirsiniz.

●         Bireysel gelişim yolcusu, kendisine yapılmasını istemediği şeyleri başkasına yapmaz, kendisine davranılmasını istediği gibi başkalarına davranır.

●         Bireysel manada gelişimine devam eden insan şahsi ihtiyaçlarını karşılarken başkasının ihtiyacının karşılanmasına mani olmaz.

●         Gelişim adamı, şimdi ve gelecekte yakın çevresi ve faydası olabileceği çevrenin yükselmesi, gelecek nesillerin alçalmaması için bütün hayatı boyunca tüm gücüyle çalışır.

●         Gelişim adamı, kendisini geliştirebilecek her şeyin kendisi aracılığıyla diğer insanları da geliştirebileceğini bilir ve kendisiyle birlikte diğer insanları da bu şeylerden haberdar eder.

●         Gelişmiş insan herkese karşı adil olur.

●         Hiç kimseden takdir ve teşekkür beklemeyen gelişim yolcusu için gelişimin verdiği haz, bu gelişimden elde ettiği güçle diğer insanlara rehber olabileceğini bilmesi en büyük takdirdir.

●         Bireysel gelişim savaşçısı, kendisine yapılan övgülerle şımarmaz, eleştirilere savaş ilanıymış gibi yaklaşmaz.

●         Gelişimini sürdüren insan, başkaları hakkında kötü düşünce ve davranışlarda bulunmaz, olumlu duygu ve düşüncelerle hareket eder.

●         Gelişim adamı, kendi çıkarları için başkalarından gayri meşru şekilde istifade etmez.

●         Gelişmiş insan cömert ve yardım sever olur.

●         Bu yolculuğun seyyahları, bir konuyu derinlemesine anlamadan o konu hakkında hüküm vermez.

●         Bireysel gelişim insanı, başkalarının zaaflarının kötüye kullanmaz.

●         Bireysel gelişimini sürdüren insan başkalarının başarısızlıklarıyla alay etmez.

●         Gelişen insan, tercihlerinin ve davranışlarının sonuçlarına büyük bir cesaretle katlanır, sorumluluğunu üstlenir. Korkakça davranarak bu sonuçlardan kaçmaz.

●         Gelişmiş insan, iki yüzlülük, yalan ve aldatma davranışlarından uzak durur.

●         Gelişimin yılmaz yolcusu, konuştuklarına dikkat eder; hiç kimseye iftira atmaz, kötü konuşmaz. Bir şikayeti varsa bu şikayetini başkalarına açmadan önce şikayetçi olduğu kimseye açıkça söyleyerek çözüm arar.

●         Gelişmiş insan, yerinde ve doğru olmayan davranışları kendinden uzaklaştırır.

●         Gelişmiş insan alçak gönüllü olur.

●         Gelişmiş insanın tek amacı bir şeyi iyi yapmaktır.

●         Gelişmiş insan, bilgiye saygılı olur.

●         Gelişen insan, bilhassa aile fertlerine olmak üzere herkese nazik ve terbiyeli olur.

●         Gelişim yolculuğuna çıkan insanın dostluğu, sevgisi karşılıksız olur. Fakat dost olmadan önce bu kişinin dostluğa layık olup olmadığını iyice anlamaya çalışır.

●         Gelişim yolcusu cesur olur. Başarı ve başarısızlık her zaman yaşanabilir. Gelişen insanın başarıdan gözü kamaşmaz, başarısızlıktan yılmayan bir tutum geliştirir.

●         Gelişmiş insan intikam duygularından arınmıştır.

BİREYSEL GELİŞİM YOLCULARINA BİR KAÇ TAVSİYE

●         Hayatınızda meydana gelen hiç bir şeye şaşırmayın.

●         Hayatınızın kötü anlarında bile iyimser olun ve olumlu bakış açınızı kaybetmeyin.

●         Hayatınızdaki en yüce değerin ne olduğunu keşfedin ve bu değeri yüceltin.

●         Ailenize sahip çıkın ve aile bağlarının büyük bir güç olduğunu unutmayın.

●         Birlikte hareket ederek ortaya iyi bir şeyler koyabileceğiniz kişilerle çalışın.

●         İletişimin gerçek bir erdem olduğunu unutmayın.

●         Karamsar ve isyankar duygularınızın sizin hayata küstürebileceğini unutmayın.

●         Tatlı sözlü ve güleryüzlü olun ve bu iki şeyin insanları kazanmada baş rol oynadığınıu unutmayın.

●         Hayatınız için paranın amaç değil araç olduğunu unutmayın.

●         Deneme cesaretinizi ve mücadeleciliğinizi kaybetmediğiniz sürece  başaramayacağınız hiç bir şey olmadığını unutmayın.

●         Öğrendiklerinizi paylaşın ve bu erdemli davranışın insanlar arasında da yayılmasına gayret gösterin.

●         Anne-babanızın ve kardeşlerinizin değerini bilin.

●         Etrafınızdaki dalkavukların zor günlerinizde sizi yalnız bırakacağını unutmayın ve bu tür kişilerden şimdiden kurtulun.

●         İşinizi sevin, sevemiyorsanız sevebileceğiniz bir iş bulun. Çünkü sevmediğiniz bir işi yaparak mutluluğunuzu arttıramazsanız.

●         İlerleyen yaşınızın tecrübelerinizi de arttırdığını ve sizi olgunlaştırdığını unutmayın. Zorlukların sizi öldürmediği sürece geliştirici ve öğretici etkiler yaptığını unutmayın.

●         Kendinizi suçlamayı ve acımayı bırakın; hayatı yeniden keşfedin.

●         Hayat için aradığınız güç kendi içinizdedir. Başka yerde aramayın.

●         Hatalarınız için kendinizi suçlamayın, hatalarınızdan ders alın ve edindiğiniz tecrübelerle ilerleyin.

●         “Hayır!” demekten korkmayın.

●         Allah’a inancınızı kaybetmeyin, dualarınız manevi gücünüzdür.

●         İbadetlerinizi aksatmayın; tevekkülle haraket edin.

●         Size zarar veren insanlardan uzak durun.

●         Hayatın bir gölge oyunu olmadığını ve gerçek karakterin siz olduğunuzu unutmayın.

Yaşamınızdaki Öncelikler ve Cevaplamanız Gereken Sorular:

●         Nasıl bir yaşam sürdürdüğünüzü düşünüyorsunuz? Önceliklerinizi neye göre belirliyorsunuz? Öncelik verdiğiniz konular gerçekten öncelikli olmayı hakediyorlar mı?

●         Yaşam göreceli olarak kısa ve sınırlı, bu daha da kısalacak olsa yaşantınızda neleri değiştirirdiniz?

●         İnsanların çeşitli nedenlerle ayrıldığına tanık olduğunuz yaşamda siz zamanınızı yeterince değerlendirebiliyor musunuz?

●         Ne kadar yaratıcı ve yenilikçisiniz?

●         Kendi değerlerinizle önceliklerinizle oluşturduğunuz hayatınızdan ne kadar memnunsunuz?

●         İnsanın en büyük projesi kendi yaşamıdır. Siz projenizde ne ölçüde istediğiniz sonuçlara ulaşıyorsunuz?

●         Yapmayı hayal ederek, yarının ve sonrasının bizimle var olacağından emin olarak yaşayan olarak, tembelliğin ve bu düşüncelerin bulanıklaştırdığı yaşam da daha ne kadar erteleme yapacaksınız?

Bu inanç ve davranış kriterleri, tavsiyeler ve sorular ancak hayata geçirilirse gerçek değerlerine kavuşur ve insanı “hiçlik” mertebesine ulaştırır. Zira insan geliştikçe bilgeleşir, bilgeleştikçe de derin bir hiçliğe doğru gider ve bu hiçlikte asıl insanlık mertebesine ulaşır.

Yaşlı bir adam tarlasında çalışırken tebdil-i kıyafet halkın içinde gezen hükümdar ona yaklaşır. Selamlaşırlar, yaşlı adam yolcunun sıcaktan bunaldığını düşünerek ona ayran ikram eder. Daha sonra sohbet etmeye başlarlar. Hükümdar yaşlı adamın sözlerinden etkilenir ve ona kim olduğunu sorar. Yaşlı adam:

—Hiç. Diye cevaplar hükümdarı

Hükümdar merak ve şaşkınlıkla:

—Ne demek bu senin muhakkak bir adın ve unvanın vardır. Der.

Yaşlı adam gene:

—Hiç. Der.

Hükümdar bu sefer kendisiyle alay edildiğini zannıyla:

—Sen benim kim olduğumu biliyor musun? Ben bu ülkenin hükümdarıyım. Der.

Yaşlı adam bu durum karşısında durumu izah etmeye çalışır:

—Peki, hünkârım şimdi siz bu ülkenin hükümdarısınız, bundan sonra ne olmayı planlıyorsunuz? Diye sorar.

Hükümdar şaşkın bir tavırla:

—Hiç.

Yaşlı adam gülümseyerek:

—Hünkârım işte ben sizin hükümdarlıktan sonra ulaşacağınız o mertebedeki adamım. Der.

Niyazi Fırat ERES