Yeni devlet hastanesi karşısı gençlik merkezi konferans salonunda yapılan toplantıya Salih Sel Afjet Afyon spor kulüp Başkanı, Nadir Güzbey Afyonkarahisar Spor yazarları Dernek Başkanı, Ercüment Akkaya Afyonkarahisar Çevik Kuvvet Şubu Müdürü ,Yunus Tortop Gençlikspor il Müdürü ,Yücel Ocak Besyo Müdürü,Serkan Macit Hukuk / Baro ,Orhan Küçüksağrıcı ASKF Başkanı konuşmacı olarak katıldı. TSYD üyeleri ve spor basınının yanı sıra seyirci kitlesi semineri takip etti. Özelikle seyirci kitlesine yapılan bu seminere ilginin bir hayli  az olması dikkatlerden kaçmadı

“Katılımın az olması beni üzdü”

Seminerde ilk olarak konuşan TSYD Genel Başkanı Nadir Güzbey, asla yan yana gelmemesi gereken futbol ve şiddetin günümüzde birbiriyle kaynaştığını söyledi. Afyonsporumuz ve Afyonumuz spor ile ilgili oldukça iyi yerlerde fakat son günlerde tribünlerde yaşanan bazı olumsuzluklardan dolayı haksız yere cezalar almaktayız. Konu ile ilgili spora yön veren spor ile ilgili ilişkileri olan tüm Kulüp Başkanları burada fakat ben öncelikle serzeniş ile başlayacağım. Af-yok grubunu ve 03 Gençlik grubunu bilgilendirdik, diğer paydaşları bilgilendirdik yeterli katılımın olmamasını ben kabul etmek istemiyorum ve bundan sonra tepkim daha farklı olacak. Günler öncesinden hazırlıklar yapıldı herkes burada asıl bizler sizin için burada iken taraftar gruplarının yeterli olarak burada olmaması beni gerçekten üzdü şu anda. İnşallah burada bu tarz toplantılarda inşallah yeterli katılım sağlanır ve toplantı amacına ulaşır” ifadelerine yer verdi.” dedi.

Ocak” Spor vazgeçilmez bir faktör”

Akü Besyo Müdürü DOÇ Doktor Yücel Ocak, sporda şiddetin önlenmesi için statların fiziki şartlarının kendileri için önemli olduğuna değinerek, “İnsanların statlara eğlence maksadıyla gelip gelmediği ve buraların fiziki şartları bile benim için önemli. Ülkemizde son yıllarda yapılan modern statlar ve yeni 16 ilde daha yapılacak stadyumlar insanların eğlence kültürüyle sadece bir müsabaka seyretme amacıyla geldiği yerler olacak” şeklinde konuştu. Spor vazgeçilmez bir faktör” dedi.

“Futbol en önde”

Ocak; “Spor’un içerisinde ayrı bir yer tutan futbol var. Bir çok branş bir tarafta, futbol bir tarafta. Dünya futbolu çok seviyor, biz de futbolu çok seviyoruz. Oynamayı seviyoruz, seyretmeyi seviyoruz, yorum yapmayı seviyoruz her şeyi seviyoruz, futbolun her yerinde varız. Binlerce insan statları dolduruyor da kim dolduruyor bu stadı? Bir seyirci var bu statları dolduran. Seyirci kelimesine diyoruz ki, bir yarışmayı ya da karşılaşmayı izleyen kimseler yani, bir spor olgusuna gönül veren fakat organize edilmemiş topluluklara biz seyirci diyoruz. Seyirciler haz duymak, gerilim yaşamak, hep beraber aynı amaç için gidiyorlar. Seyircinin bir ilerisinde bu sefer taraftar var. Taraftar ise spor kulüplerinin faaliyetlerini maddi ve manevi destekleyen, kulübün hizmetlerini belirli bir ücret ödeyerek satın alan, her türlü zorluğa rağmen takımına destek olmak için yurt içi ve dışında deplasmanlara giden grubun esas kararını oluşturan halk kitlesidir” ifadelerine yer verdi.

Taraftar ve seyirci kavramlarının farklı olduğunu dile getirerek fanatiklik ve holiganlığa da değinen Yücel Ocak; “Biz mesela iyi bir Milli Takım taraftarıyız. Ülkemizi, bu bayrağı ve takımımızı çok seviyoruz. Bunun bir ötesi de fanatiklik var. Kontrolsüz bir heyecan yaşayan insanlar. Sosyal durumları hiçe sayanlar. Onlar için kural, kaide, etik değerler yok. Sadece anti-sosyal bir kişilik bozukluğu gösteren bir grup. Burada bir soru var kendimize soracağımız. Fanatik kişi eğer eleştiriye dayanmıyorsa ve hemen tepki gösteriyor ise bu artık bağımlı bir fanatik haine gelmiştir. Taraftarlığın bir tık ötesine geçtiğimiz zaman, şiddet boyutunu oluşturan bir grup var bunlar da holiganlar. Çevreye zarar veren, azgınca davranışlarda bulunan, kazanmak için her yolu meşru gören, tuttuğu takım yense de yenilse de karşı taraf ile kavga etme içerisinde olan bir grup. Futbol holiganları her ne kadar bir takıma bağlı gibi gözükseler de aslında takım ya da skor ile çokta alakaları yok. Onlar sadece problem çıkarmak ve sadece sarhoş olan alkolün etkisinde olan bir grup. Maalesef seyirciler de taraftar ve holiganların başlattıkları olaylara çok çabuk uyum sağlayarak büyük olaylara sebebiyet vermektedirler. Şehir ve sokaklara yansıyan olaylar ile de karşılaşmak zorunda kalıyoruz. Türkiye de ilk kez tel örgülerini kaldıran takım da Denizlispor” dedi. 

“Sevdamızı ateşe atmayalım”

Yücel Ocak; “Lütfen sevdamızı ateşe atmayalım. Önce bir kıvılcım düşüyor, bu kıvılcım sonra herkesi içine alıyor, sonra yavaş yavaş elimizdeki değerler alıyor. Bu bir futbol oyunudur, rolleri çok iyi b ilmek lazım. Oyuncusu, futbolcusu, seyircisi, yöneticisi taraftarı. İçimizde bir çok meslek grubundan insanlar var. Siz herhangi bir insana yaptığı meslekten dolayı küfür ediyor musunuz? Futbolcu da öyle, oda mesleğini yapıyor. Dün Fenerbahçe’de ölümüne mücadele eden Gökhan’ı alkışlarken, bugün başka bir takıma gitti diye nasıl küfür edersin? Hiç kimse mesleği yüzünden bir başka kişi tarafından aşağılanamaz. Rollerimizi çok iyi bileceğiz"

“Adaletten hiçbir zaman şaşmadım”

Türkiye Spor Yazarları Derneği (TSYD) tarafından organize edilerek Afyonkarahisar şubesince düzenlenen “Sporda Şiddet Yasası” konulu seminere katılan Afjet Afyonspor Kulüp Başkanı ve İGM Başkanı Salih Sel”Adaletten şaşmayarak hizmet etmeye çalıştığını belirterek”, “Hiçbir zaman neresi olursa olsun hizmet konusunda adaletli ve adil olduk” dedi.AK Parti’nin yanı sıra MHP ve CHP’li meclis üyeleri de fire vermeden Başkan Salih Sel’e destek vererek, birlik ve beraberlik örneği gösterdiler. Birlik ve beraberliğinin her zaman iyi sonuçları ortaya çıkardığını ifade eden İl Genel Meclis Başkanı Salih Sel, 2009 yılından bu güne kadar gerçekleşen başkanlık seçimleri ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. Sel, “Yaşanan İl Genel Meclis başkanlığı seçimi İl Genel Meclisinde bir ilk oldu. Biliyorsunuz ki 2009 yılında İl Genel Meclis başkanlığına seçilerek geldik. Mecliste yapılan oylama da sadece AK Partili üyelerimizin oylarını almıştık. Yine 2011 yılında da seçim oldu. O zamanda bizim AK Partili üyelerimizin oyları ile seçildik. Ama 2014 yılındaki başkanlık seçiminde AK Parti üyesi olarak 33 kişiydik. O seçim de de 37 meclis üyemizin oyu ile seçildim. 4 tane oy da diğer partilerdeki arkadaşlarımız vermişti” diye konuştu.

 OY BİRLİĞİ İLE YENİDEN SEÇİLDİM 

Başkan Sel, toplamda 50 meclis üyesinin bulunduğunu ve toplantıya 48 üyenin katılarak başkanlık seçiminde oy kullandığını belirtti. 48 üyenin tamamının oy birliği ile yeniden başkanlığa kendisini seçtiğini dile getiren Sel konuşmasını şöyle sürdürdü; “1 Nisan 2016 Cuma günü yapılan seçimlerde de 50 il genel meclis üyemizden 48’i o günkü toplantı da vardı. 2 üyemiz toplantıya katılamadı. Bu 48 üyenin tamamı sağ olsunlar bize teveccüh gösterdiler. 48 üyemizin oylarının tamamını alarak ilk defa oy birliği ile İl Genel Meclis Başkanı seçilmiş oldu..”

“Şiddet olaylarına karşıyım”

Sel, Afjet Afyonspor’un Sakaryaspor deplasmanında, sportif direktör İbrahim Çelik'in de yaralanmasına yol açan takım otobüsünün taşlanması olayını gündeme getirdi.Sakarya'da üzücü bir hadise yaşadıklarını, maçtan sonra dönüş yolunda takım otobüslerinin, Geyve yakınlarında kenara pusu kurmuş 4-5 kendini bilmezin taşlı saldırısına uğradığını ve sportif direktör Çelik’in başına parke taşı isabet ettiğini belirten Sel, şöyle konuştu:'Ben Çelik'i görünce öldü zannettim. Kafası gerçekten çok kötüydü. İlk muayenede Çelik'in kafa tasında çökmenin yanı sıra kırıkların olduğunu tespit edildi ama Allah'a şükür hayati tehlikesi yok. Kendisi hemen ameliyata alındı. Durumunu yakinen takip ediyoruz. Atılan taş eğer şoför mahalline gelseydi, durum çok daha kötü olabilirdi. Ölülerimiz de olabilirdi. Biz dua ediyoruz.'

Sel, olayın ardından Sakarya Emniyet teşkilatının saldırıyı gerçekleştiren failleri hemen yakaladığını, bunun kendilerini bir nebze olsun rahatlattığını ifade etti.

'Spor bu değil'

Benzer olayın önceki maçta şehirlerinde yaşandığını ve spor ile bu yaşananların bağdaşmadığını dile getiren Sel, şunları kaydetti:'Spor bu değil, sporun sevgi ve barış olduğunu taraflarımıza sık sık hatırlatmamız gerekiyor. Bu şiddet olaylarına karşı yöneticilerin ve seyircilerin bu tip holiganları arasında barındırmaması lazım. Bu çok önemli. Maalesef, biz de önceki maçta onların takım otobüsünü Afyonkarahisar'da taşladık. Bizim birkaç kendini bilmez taraftarın yüzünden problem etki-tepkiye dönüştü. Biz o zamanda şiddet olaylarını kınadık. Şimdide en sert bir şekilde kınıyoruz. Bu açından bütün kulüp yönetimlerinin ve seyircilerin kötü niyetli insanları içinde barındırmamasını istiyoruz.'Sel, sporda her üç neticenin de olabileceğini belirterek, taraftarların yenmeyi de yenilmeyi de hazmetmeyi öğrenmesi gerektiğini sözlerine ekledi.

“Örnek kulüp olmak için yola çıktık”

Başkan Sel, “Biz yola çıkarken 2013 yılında örnek kulüp olmak için yola çıktık. Biz yine aynı şekilde seyircilerimizi de yönlendirmeye çalışıyoruz. Yani sporun dostluk, barış ve kardeşlik olduğunu her ortamda söylüyoruz. Ama maalesef istemediğimiz bazı olaylar buradaki Sakarya maçı öncesinde olmuştu. Ben buna rağmen hem kendi tribünlerimize hem de Sakarya tribünlerine gittim. Onlara da hoş geldiniz dedim. Birkaç taraftarla tokalaştım. Ben yine aynı şeyleri söylüyorum. Spor dostluk, barış ve kardeşlik olmalı, daha öncede belirttiğim gibi; her sene 3-4 takımımız şampiyonluk için Süper Lig’de oynuyorlar ama bunlardan sadece bir tanesi şampiyon oluyor. Yenilmek dünyanın sonu değildir, o yüzden biz maçın dostane bir şekilde geçmesini arzu ediyoruz. Ben ortamı gerecek her türlü sosyal medyadaki paylaşımları da kınıyorum, hem bizim taraftar olsun hem Sakarya taraftarı olsun. Ben aynı şekilde devam ediyorum, spor dostluk, barış ve kardeşlik olmalı. Düşmanlık kazanmak çok kolay, biz dostluk ve kardeşliğin hüküm sürmesini istiyoruz. Bil hassa şu zor günlerde geçtiğimiz ortamlarda bu tür şeylerin yaşanmasını arzu etmiyoruz. Fakat maalesef son zamanlarda üzülerek izliyorum, hiç olmaması gereken şeyler yaşamaya başladık. Biz bu olumsuzluklarda dolayı Tarsus maçından sonra 5 Bin TL ceza aldık. Bunu kulüp hak etmiyor. Bizler kulübü en üst seviyeye çıkarabilmek için gayret sarf ediyoruz, birilerinin bunu önlemeye hakkı yok, Afyon’un ismini kötüye çıkarmaya hakkı yok. Allah’a şükür Afjet Afyonspor belirli bir seviyeye geldi, lütfen bunun tadını çıkarmaya çalışın. Takımın ceza almasını gerektirecek hareketlerden sakının. Bu sizin elinizde olan bir şey” diyerek sözlerini sonlandırdı.

“6222 şiddet yasası”

Futbol Disiplin Kurulu Üyesi Avukat Serkan Macit, şike davasına atıfta bulunarak, disiplin talimatnamesinde yazan hükümlerle göre karar verebildiklerini bildirdi. Disiplin Kurulu Üyesi Avukat Serkan Macit, "Facebook ve Twitter 'basın' gibi kabul edilmiyordu. Yargıtay şimdi bunu kabul etti. Burada normal vatandaş da sporda şiddeti teşvik ediyorsa aynı suç, aynı ceza onlar için de geçerli. Bununla ilgili 5 binden 50 bin liraya kadar para cezası var" dedi. 

Disiplin Kurulu Üyesi Avukat Serkan Macit düzenlenen söyleşide yaptığı konuşmada, 6222 sayılı Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanun çıkarılmadan önce statların adeta kan gölü haline geldiğini söyledi. En basit suçun hakaret olduğunu, bununla ilgili de kulüplere ciddi para cezaları kesildiğini anlatan Macit, " Kanunun; müsabaka öncesinde, esnasında ve sonrasında spor alanları ile bunların çevresinde, taraftarların sürekli veya geçici olarak gruplar halinde bulundukları yerlerde veya müsabakanın yapılacağı yere gidiş ve geliş güzergahlarında, takımların kamp yaptığı yerlerde uygulanacak güvenlik önlemleri, şike teşvik primi ve diğer yasak fiil ve davranışları, bunlara uygulanacak yaptırımları spor kulüplerinin, spor kulübü yöneticilerinin, genel kolluk veya özel güvenlik görevlilerinin, hakemlerin, taraftarların, taraftar derneklerinin, taraftar temsilcilerinin, spor federasyonlarının, yazılı, görsel yada işitsel kitle iletişim kuruluşları ile mensuplarının ve diğer ilgili kişi ve kurumların spor müsabakalarında şiddet ve düzensizliğin önlenmesine ilişkin hususlardaki görev ve sorumluluklarını kapsadığını belirten Macit, "Spor alanında faaliyet gösteren kişilerin ve taraftarların hakkının korunması ve ortaya çıkan düzensizlik ve şiddet olaylarının önlenmesi basit bir asayiş sorununun ötesinde olağanüstü bir hal olduğundan genel ceza hükümleriyle sporda şiddet ve düzensizlikler önlenememekte, bu alanın özel olarak ele alınması gerekmekte. Spor alanlarında yaşanan holiganizm, organize suçlar, şike ve teşvik primi, spor alanında düzenin sağlanması, hakem, sporcu ve diğer ilgililere karşı eylemli ve sözlü saldırılar gibi fiiller uluslar arası alanda sporun temel sorunu olarak kabul edilmekte. Bu amaçla yürürlüğe konulmasına karşın 5149 sayılı Spor Müsabakalarında Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanun, kabul edildiği 2004 yılından bu yana spor müsabakalarında şiddet ve düzensizliği önlemede yetersiz kalmış ve uygulamada ortaya çıkan problemler üzerinden geçen 6 yıllık süre içerisinde giderilemediği gibi zaman içerisinde eksikler de görülmüş ve 5149 sayılı Kanun yürürlükten kaldırılarak 6222 sayılı Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanun 14 Nisan 2011 tarihinde yürürlüğe girdi" dedi.
Kanuna göre, müsabaka güvenlik amirinin spor müsabakalarında alınacak güvenlik önlemlerinin yürütülmesi ve denetlenmesi konularında müsabakanın güvenliği ile ilgili tüm kişi ve kuruluşlarla gerekli koordinasyonu sağlamakla yetkili ve görevli olduğunu açıklayan Macit, kesici, ezici, bereleyici, veya delici aletler ile patlayıcı, yanıcı, parlayıcı ve yakıcı maddelerin müsabaka alanlarına sokulması, kullanılması, temin edilmesinin yeni kanuna göre 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılacağını ifade ederek, Yeni Şehir stadında kanuna aykırı eylemleri tespit etmek üzere 56 sabit, 4 hareketli olmak üzere toplam 60 adet güvenlik kamerası ile 24 saat boyunca kayıt yapıldığını, kanuna aykırı hareket edenlerin tespit edildiğini belirtti.

“Kimseye karşı değiliz”

Çevik Kuvvet Şube Müdürü Ercüment Akkaya taraftarlara yasayla ilgili bilgi verdi. Akkaya, yeni yasanın 14 Nisan 2011 tarihinde yürürlüğe girdiğini hatırlatarak şöyle dedi:“Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü Spor Şube Amirliği olarak yapılan iş ve işlemlerde spor müsabakaları neresi olursa olsun yapılan tüm tezahüratları ister ev sahibi takım, ister misafir takım her iki taraf gruplarından yapılan tezahüratları kayda alıyoruz. Aldıktan sonra eğer aşırıya kaçmamış ise müdahale etmiyoruz. Aşırıya kaçtığı takdirde stat ya da saha içerisinde bulunduğu noktada müdahalesini yaparak grup ya da kişi ya da kişileri dışarı çıkarmak suretiyle ilgili polis karakoluna teslim ederek tutanak ile 6222 sayılı kanun muhaliften iş ve işlemleri başlatmayı plânlıyoruz. Nitekim de geçen haftalarda olan olaylarda dolayı işlemlere başladık. Bundan sonra yapacağımız iş ve işlemler tamamen Afyon’da bulunan tüm takımlarımızın ve Afyonumuzun daha güzel, daha nezih ve daha iyi ortamlarda müsabakaların seyredilmesi ve can güvenliğinin sağlanması açısından. Biz Sayın Başkanım ile de bu konuyu görüştük hem fikiriz ve kararlıyız. Emniyet olarak ta bundan sonra statlarda herhangi bir taşkınlığa, küfür ya da kötü tezahürata mahal vermemeyi kendimize amaç edinmiş durumdayız. Bu konuda taraftarlarımız ya da halkımız bilinçlendirilir ise seviniriz. Bizler kanunlar tarafından verilen yetkiler çerçevesinde kendi işimizi yapacağız yoksa hiçbir kitleye herhangi bir olumsuz kin güderek bu sözler ya da bu işlemler yapılmayacak. Biz yasal çerçeveler içerisinde kanunen verilen yetkileri Emniyet olarak 2 hafta öncesinde uygulamaya başladık ve bundan sonra kararlı bir şekilde devam edeceğiz. “Dedi. 

“Bu tür toplantılara devam edeceğiz”

Spor’da şiddet yasası ve yaşanan olaylar ile alakalı duygu ve düşüncelerini aktaran Afyonkarahisar Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürü Yunus Tortop; “ Geçtiğimiz hafta amatör bir kulübün başkanı aradı beni ve dışarıda üstlerini değiştirdiklerini ifade etti. Olayın aslını araştırdığımızda o kulübün diğer takım ile yan yana soyunma odalarını kullanmak istemediği anlaşıldı. Bu da şiddete bir sebebiyet ve kulüp yöneticilerinin tavrı. Biz Gençlik Hizmetleri Spor İl Müdürü olarak sporcu, hoca, akademisyen ne olarak düşünürseniz Afyon’da yetişmiş bir insanım. Ben Afyonumuzun kesinlikle şiddet ve saldırganlık ile anılmasını istemiyorum. Denizli’de tel örgülerin kaldırıldığını düşünürsek biz bunu başlatan veya öncü olan bir grup haline gelelim. Bundan sonra da bu tür toplantıları devam ettireceğiz” diye konuştu.