Bir zamanlar Afyonkarahisar’ın Emirdağ ilçesine bağlı olan Han köyü, bugün Eskişehir’in en küçük ilçesi olarak Türkiye’nin idari haritasında yer alıyor. Nüfusu 2.000’i bile geçmeyen bu küçük yerleşim yeri, aslında büyük bir tarihsel dönüşümün sembolü.

“Türkiye Yüzyılı Vizyonu İle Hedefimiz Ter*rsüz Bir Gelecek”
“Türkiye Yüzyılı Vizyonu İle Hedefimiz Ter*rsüz Bir Gelecek”
İçeriği Görüntüle

Cumhuriyetin ilk yıllarında Afyonkarahisar’a bağlı küçük bir köy olan Han, o dönemlerde bile bölgenin önemli yerleşim merkezlerinden biri kabul ediliyordu. Osmanlı arşivlerinde “Han-ı Barçın Kazası” adıyla geçen bu bölge, yalnızca bugünkü Eskişehir’i değil; Afyonkarahisar’ın Emirdağ, Bayat ve İscehisar ilçeleriyle Ankara’nın Haymana ilçesinin bazı bölümlerini de kapsayan geniş bir coğrafyaya hükmetmişti.

Emirdağ’dan Eskişehir’e Uzanan Serüven

Han, uzun süre Emirdağ’a bağlı bir köy olarak varlığını sürdürdü. 1963 yılında Eskişehir’in Çifteler ilçesine bucak olarak bağlandı. 1967’de belde statüsü kazanan Han, 20 Mayıs 1990’da yürürlüğe giren 3644 sayılı kanunla Eskişehir’in ilçesi haline geldi. Bu değişiklik, sadece bir idari düzenleme olmanın ötesinde, halk arasında ciddi duygusal izler bıraktı.

"Bu Ezan Son Kez Afyon’dan Geldi"

O günleri yaşayan Hanlı Hasan Karaca (82), yaşadıklarını şu sözlerle dile getiriyor:
“1990 yılıydı. O sabah köy meydanı doluydu. Afyon’dan ayrılmak istemeyen yaşlılarla, değişimi isteyen gençler karşı karşıyaydı. Sabah ezanı Emirdağ’daki hoparlörden duyuldu. Herkes sustu. Bir amca, ‘Bu ezan bize son kez Afyon’dan geliyor,’ dedi. Gözleri yaşla doldu. Biz o gün sadece il değil, bir kimlik değiştirdik.”

Küçük İlçe, Büyük Tarih

Bugün Han, Türkiye’nin en küçük ilçelerinden biri. Sessizliği ve sakinliğiyle dikkat çeken bu ilçe, sahip olduğu tarihsel derinlikle Afyonkarahisar’ın kültürel mirasında önemli bir yere sahip. Han’ın ilçe olmasıyla birlikte, Afyonkarahisar da tarihsel olarak kendisine ait olan bir parçayı Eskişehir’e devretmiş oldu.

Geçmişi Osmanlı’ya, coğrafyası ise Afyon’a uzanan Han’ın hikayesi, yalnızca idari sınırların değil, kültürel aidiyetlerin de zamanla nasıl şekil değiştirdiğinin bir göstergesi. Afyonkarahisar’dan ayrılmış olsa da Han, köklerini hâlâ bu topraklarda saklamaya devam ediyor.