Erdal Akar Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen panelin moderatörlüğünü Sultan Divani Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Ramazan Hüseyin Biçer yaptı. Panele; Fen Edebiyat Fakültesi Çağdaş Türk Lehçeleri ve Edebiyatları Bölüm Başkanı Prof. Dr. Cüneyt Akın, Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünden Doç. Dr. Alper Günaydın ile Felsefe Bölümünden Dr. Öğr. Üyesi Mehmet Fatih Ünal konuşmacı olarak katıldı. Etkinliği akademik personel ve öğrenciler ilgiyle takip etti.
Panel, Devlet Konservatuvarı Öğr. Gör. Yunus Emre Uğur’un hazırladığı, Arş. Gör. Ataberk Cingirt’in ney ve Öğr. Gör. Dr. Özkan Özkoç’un kanun icra ettiği dinletiyle başladı.
Panelde “Çelebilik ve Afyonkarahisar’da Çelebiler” başlıklı sunumunu yapan Prof. Dr. Cüneyt Akın, çelebilik kavramının tarihsel ve kültürel miras açısından önemli bir değer taşıdığını ifade etti. Çelebi meşrep olmanın teşvik edilmesi ve toplumsal hayatta görünür kılınması gerektiğini vurgulayan Akın, çelebi unvanının Osmanlı-Türk dünyasında asil, zarif, görgülü ve bilgili kişiler için kullanıldığını belirtti. Akın ayrıca, Afyonkarahisar’da Karahisar Mevlevihanesi’nin çelebilik geleneği açısından özel bir yere sahip olduğunu dile getirdi.
“Tarihte ve Türk Kültüründe Çelebilik” başlıklı sunumunu gerçekleştiren Doç. Dr. Alper Günaydın ise çelebi kelimesinin kökeni ve tarihsel kullanımına değindi. Çelebi unvanının Osmanlı’nın erken dönemlerinde şehzadeler için kullanıldığını belirten Günaydın, kavramın zamanla okumuşluk, asalet ve yönetme ehliyeti gibi anlamlar kazandığını söyledi. Mevlevîlik ve Bektaşîlik geleneğinde çelebi unvanının soy ve manevî temsil anlamı taşıdığına da dikkat çekti.
“Mesnevi’de Çelebiliğin İzleri” konulu sunum yapan Dr. Öğr. Üyesi Mehmet Fatih Ünal ise Mesnevi’de çelebi kelimesinin doğrudan yer almadığını belirterek, çelebiliğin yalnızca sosyal bir kimlik değil, derin bir felsefî ve kavramsal arka plana sahip olduğunu ifade etti.
Panel, soru-cevap bölümünün ardından sona erdi.
