Eğitim Fakültesi önünden başlayan yürüyüş, Barış Manço Şölen Alanı’nda yapılan basın açıklamasıyla sona erdi. Yürüyüşe; AKÜ Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Şuayıp Özdemir ve Prof. Dr. Murat Peker, AKÜ Genel Sekreteri Hasan Düzgün, akademik ve idari personel ile öğrenciler katıldı.

“Filistin tarihin en zor dönemlerinden birini yaşıyor”

Yürüyüş sırasında atılan Filistin’e destek sloganlarının ardından, AKÜ İlahiyat Fakültesi 4. sınıf öğrencisi Semih Lektemur basın açıklaması yaptı. Lektemur, Gazze’deki saldırılarda kadın ve çocukların hedef alındığını vurgulayarak, enkaz altından yükselen çığlıkların bölgede ciddi bir soykırımın kanıtı olduğunu söyledi.

Nörolojide Kişiye Özel Yaklaşım Öne Çıkıyor
Nörolojide Kişiye Özel Yaklaşım Öne Çıkıyor
İçeriği Görüntüle

Lektemur, İsrail’in işgal ve zulmünün her geçen gün derinleştiğini, masum sivillerin, hastaneler, okullar ve ibadethanelerin bombalandığını belirterek, “Filistin halkı Sumud ruhuyla köklerine bağlı kalarak dimdik ayakta duruyor. Son günlerde Sumud Filosu’nun Gazze’ye insani yardım ulaştırma çabaları, zulme karşı kararlılığın ve dayanışmanın canlı bir kanıtıdır” dedi.

“Ümmetin birlik ve beraberliğe ihtiyacı var”

Ümmetin birlik ve beraberliğe her zamankinden daha fazla ihtiyaç duyduğunu ifade eden Lektemur, boykot ve bilinçli tüketimin işgalcilere karşı en etkili barışçıl direniş yollarından biri olduğunu söyledi. “Kadınların çığlıkları susana, çocukların gözyaşları dinene kadar susmayacağız! Filistin’in davası bizim davamızdır. Boykot ve bilinçli tüketimle zulme sessiz kalmayacağız” ifadelerini kullandı.

Ayrıca gençlerin tarih ve insan hakları bilincini erken yaşta kazanması gerektiğine dikkat çeken Lektemur, “Filistin dersi sadece coğrafyayı öğretmek değil, vicdanı, adaleti, birlik ve direnişi anlatmak için kritik bir adımdır. Bu ilk ders, gençleri dünya meselelerine duyarlı bireyler haline getirecek, ümmet dayanışmasının önemini kavratacaktır” dedi.

Filistin’e Destek Yürüyüşü’nün, 26 Eylül 2025 Cuma gününe kadar devam edeceği bildirildi.