İSTANBUL (AA) - UĞUR ASLANHAN - Temelleri 1904'te Sani Bey tarafından Gaziantep'te 7 dokuma tezgahı ile atılan Sanko, zaman içerisinde enerji, inşaat, ambalaj, iş ve tarım makineleri, bilişim, sağlık, finans, eğitim ve gayrimenkul gibi alanlarda da faaliyet göstererek dev bir holdinge dönüştü.

Sanko'nun kuruluşu, 5 kuşak önce, 1904 yılında büyük dede Sani Bey’in kurduğu 7 dokuma tezgahı ile başladı. Mütevazı dokuma işini, 1926 yılında oğlu Zekeriye Bey devraldı. Zekeriye Bey, geliştirdiği işi 1943’te oğlu Sani Konukoğlu'na bıraktı.

"İşin hilesi dürüstlüktür" ilkesini benimseyen Sani Konukoğlu, ileri görüşlülüğü ve büyük hedefleriyle firmayı, dünya çapında ürün ve servisler sunan şirketler topluluğu haline getirmeyi başardı.

1947'de İstanbul'da 24 gözlü yerli bobin makinesi yaptırıldı, 1951'de apre makinesi kuruldu. 1953'te 4 mekikli ekose gömleklik dokuyan Avrupa dokuma tezgahlarının benzeri yaptırılıp Gaziantep'te el tezgahlarının motorlu tezgaha dönüştürülmesine öncülük edildi.

Şirket, 1955'te yılında havlu imalatına başladı. 1962’de hidrofil pamuk tesisi hayata geçirildi. 1963 yılında bin 500 iğ kapasiteli pamuk ipliği tesisi, 1966’da Hilal Kollektif Şirketi kuruldu. 1974 yılında 20 bin iğlik iplik tesisi kurularak iğ kapasitesi 30 bine yükseltildi. Hilal Kollektif Şirketi’nin unvanı, 1977 yılında Sani Konukoğlu’nun isminden esinlenilerek Sanko Tekstil Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi’ne dönüştürüldü.


- Avrupa'nın en büyük iplik üretim kapasitesine sahip


Türkiye'nin en büyük, dünyanın da sayılı iplik üreticileri arasında yer alan Sanko, bu başarısını tekstilin diğer alanlarına da taşıdı. Örgüde Avrupa'daki en büyük üretim kapasitelerinden birine sahip oldu.

1983’de İsko Tekstil Sanayi ve Ticaret AŞ kuruldu. İsko, günümüzde yıllık 300 milyon metre üretim kapasitesi ile dünyanın önde gelen dokuma işletmelerinden biri konumunda bulunuyor.

1985'te Asko Tekstil Sanayi Ticaret ve Pazarlama AŞ kuruldu. 1987'de Türkiye'ye ilk defa düğümsüz bobin makineleri ile üretim yapıldı. 1989’da, sosyal sorumluluk projelerine kurumsal boyut kazandırmak ve toplumsal dayanışmaya katkı sağlamak amacıyla Sani Konukoğlu Vakfı'nın kuruluşu gerçekleştirildi.

1992 yılında Sanko Pazarlama İthalat, İhracat AŞ, 1993'te ambalaj sektörünün gelişimi dikkate alınarak Süper Film Ambalaj Sanayi ve Ticaret AŞ kuruldu.


- Sani Konukoğlu, Anadolu sanayileşmesinin öncüsü oldu


Anadolu sanayileşmesinin öncüsü Sani Konukoğlu, geçirdiği kalp rahatsızlığı sonucu 16 Ocak 1994’te vefat etti. Babasının vefatı sonrasında Sanko Grubu Şirketleri Yönetim Kurulu Başkanlığı’na Abdulkadir Konukoğlu getirildi.

1994'te iplik tesislerinin ihtiyacı dikkate alınarak Pure Cotton Tekstil Sanayi ve Ticaret AŞ kuruldu. 1995'te özelleştirme ihalesi ile Adıyaman Çimento alındı. 1996'da Özel Sani Konukoğlu Hastanesi hizmete sunuldu.


- Grup şirketleri, Sanko Holding çatısı altında yapılandırıldı


Grup şirketleri, 1996'da Sanko Holding çatısı altında yapılandırıldı. 1997'de Gaziantep Ytong Sanayi AŞ, 1999'da Sansu Gıda ve Meşrubat Sanayi Ticaret AŞ ve Sanko Havlu, 2000'de Sanko Makina Sanayi ve Ticaret AŞ, 2001'de Özel Sanko Okulları ve Akora Teknoloji Pazarlama ve Sanayi AŞ kuruldu.

Özelleştirme ihalesi ile 2005'te Bartın Çimento, Sanko Holding grup şirketleri arasına katılırken, 2007'de Sanko Enerji Üretim Sanayi ve Ticaret AŞ kuruldu ve Narlı Çimento Fabrikası üretime geçirildi.

Çatalca Rüzgar Santrali 2009'da üretime alınırken, Sanko Park AVM hizmete açıldı. 2010'da Cevizlik Hidroelektrik Santrali ile Sanibey Barajı ve Hidroelektrik Santrali üretime alındı, Sanko Makina üretim tesislerinin açılışı yapıldı. 2011'de Yokuşlu-Kalkandere Hidroelektrik Santralleri üretime geçirildi, 2012'de Başak Traktör ve Tarım Makinaları, Sanko tarafından satın alındı.


- Sanayiden sağlığa ve eğitime uzanan yol


Sanayinin farklı sektörlerinde şirket kurarak ve satın alarak dev bir holdinge dönüşen Sanko, şirketin hedefleri doğrultusunda sağlık ve eğitim sektörlerinde de faaliyet gösteriyor. 1996 yılında hizmete alınan hastaneden sonra 2012-2013 eğitim-öğretim döneminde Özel Sanko Fen ve Teknoloji Lisesi hizmete açıldı.

2013 yılında, sağlık alanında kalitenin yükseltilmesi ve referans üniversite olmak hedefiyle Sanko Üniversitesi kuruldu.

Sanko Holding Yönetim Kurulu Başkanı Abdulkadir Konukoğlu, 2013 sonunda görevini, şirketin 5. kuşak yöneticilerinden Sanko Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili Zeki Konukoğlu'na devretti.


- Yaklaşık 14 bin çalışanıyla Türk sanayisine değer katıyor


2014'te Giresun Koçlu Hidroelektrik Santrali, 2015'te Tokat Tepekışla Barajı ve Hidroelektrik Santrali, Hilal2 Karaman Rüzgar Santrali ve 2016'da Çatalca Rüzgar Enerjisi Santrali üretime alındı.

Holding, 2015'te dünyanın en büyük çimento üreticilerinden Fransız Lafarge Grubu'nun Türkiye'deki yatırımlarından Ereğli Çimento'yu satın aldı. Sanko, bugüne kadar gerçekleştirdiği 6 hidroelektrik ve 2 rüzgar santrali ile toplam 650 megavat kurulu güçle yenilenebilir kaynaklardan yılda 2 milyar kilovatsaat enerji üretiyor.

Günümüzde tekstil, enerji, inşaat, ambalaj, iş ve tarım makineleri, bilişim, sağlık, finans, AVM, gayrimenkul ve eğitim alanlarında faaliyet gösteren Sanko, yaklaşık 14 bin çalışanıyla Türk sanayisine değer katmaya devam ediyor.

Türk ekonomisine örnek ve öncü şirketler kazandıran Sanko, sağlık ve eğitim başta olmak üzere çeşitli alanlarda önemli çalışmalar yürütüyor. Şimdiye kadar 3'ü fakülte binası olmak üzere 22 okul yaptırıp Milli Eğitim Bakanlığına devreden Sanko, ayrıca 15 cami inşa ettirdi.


- "Gaziantep'ten çıkıp dünyaya açıldık"


Şirketin 4. kuşak yöneticilerinden olan Sanko Holding Onursal Başkanı Abdulkadir Konukoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, şirketin bu kadar uzun süreli olmasının kendilerine öncelikle sosyal sorumluluk yüklediğini belirterek, üretimde kaliteye, sosyal sorumlulukta paylaşımcı anlayışa hakim olduklarını söyledi.

Konukoğlu, "Hedefimiz öncelikle mümkün olduğu kadar daha çok yatırım yaparak grubumuzu büyütmek ve kazanmak, kazanırken daha çok kişiye istihdam sağlamak, müşterilerimize, iş yaptığımız kesimlere kazandırmak ve kazandığımız parayı vergi olarak devletimizle, sosyal sorumluluk anlayışıyla da halkımızla paylaşmaktır." dedi.

Halkla ilişkiler anlamında örneği çok az olan bir sanayi kuruluşu olduklarını, bunu da kurucularından aldıkları ilkeler doğrultusunda geliştirdiklerini ifade eden Konukoğlu, Gaziantep'ten çıkıp önce Türkiye'ye, ardından dünyaya açıldıklarını anlattı.


- "Gaziantep'ten kopmadık, merkezimizi İstanbul'a taşımadık"


Abdulkadir Konukoğlu, devamla şunları kaydetti:

"Ancak markamızın bize yüklediği sorumluluk gereği Gaziantep'ten kopmadık, merkezimizi İstanbul'a taşımadık. Bu da bir sorumluluğun gereğidir. Eğer merkezi İstanbul'a taşısaydık vergilerimizi İstanbul'da ödemek durumunda kalacak ve vergilerimizle Gaziantep'e katkı sağlayamayacaktık. Bir de eğer Sanko, merkezini taşısaydı birçok firma aynı yolu izler ve Gaziantep'in vergi gelirlerinde önemli ölçüde düşüş meydana gelirdi. Bundan da Gaziantepliler olarak hepimiz etkilenirdik. Bu, bir nevi doğduğumuz topraklara vefa borcumuzdur."

100 yıllık marka olarak sosyal sorumluluk anlamında kente ve Türkiye'ye önemli katkılar sağladıklarını vurgulayan Konukoğlu, Zeugma Antik Kenti'nde gerçekleştirilen acil kurtarma kazılarına sponsor olarak 2 bin yıllık eşsiz mozaiklerin Birecik Barajı'nın suları altında kalmasına engel olduklarını söyledi.

Şimdi de Türkiye-Suriye sınırında bulunan Karkamış Antik Kenti'nin Türkiye tarafından gerçekleştirilen kazılarına sponsor olduklarını bildiren Konukoğlu, Zeugma ve Karkamış ile ilgili yapılan bilimsel yayınlara sponsor olarak ülkenin dünyaya tanıtımına katkı sağladıklarını, bunların yanı sıra üniversiteler ve STK'lar başta olmak üzere çeşitli kurum ve kuruluşların kültürel, sportif ve sanatsal etkinliklerine destek verdiklerini anlattı.


- Yurt dışında 35 ofis


Sanko Holding Onursal Başkanı Konukoğlu, Ar-Ge ve tanıtım faaliyetlerini artıracaklarını belirterek, yurt dışında markanın tanıtımı ve ürünlerinin pazarlaması için 35 ofisleri bulunduğunu bildirdi. Konukoğlu, "Bu ofislerdeki yetkin elemanlar sayesinde diğer ülkelerdeki algıları daha çabuk hissederek sektörlerimizin rotasını belirliyoruz." dedi.

Bu süreçte yine sosyal sorumluluk projelerini gerçekleştireceklerini ifade eden Konukoğlu, "Sosyal sorumluluk projeleri, ülkemize ve milletimize karşı sorumluluğumuzun gereğidir. Türkiye'ye yatırımlarımızı ve ekonomiye sağladığımız katkıyı devam ettirme ve uluslararası pazarlarda söz sahibi olma hedefiyle faaliyetlerimizi geçmişte olduğu gibi gelecek asırlarda da sürdürmek istiyoruz. Teknolojiye, çalışanlarımıza ve yenilenmeye yatırımlarımızı sürdürüyoruz. 'Hiçbir zaman bulunduğumuz yerin asıl yerimiz olduğunu düşünmedik' anlayışıyla yol alan şirketimiz, geçmişte olduğu gibi gelecekte de 'İşin hilesi hep dürüstlük olacaktır' düsturunu taşıyacak." şeklinde konuştu.


- Babasının karşı çıkmasına rağmen okulu bıraktı


Abdulkadir Konukoğlu, işletmede çalışmaya çıraklıkla başladığını, "kalfa, usta yardımcısı, usta, şef" derken holding yönetim kurulu başkanlığına kadar her görevi yaparak ve yaşayarak çalıştığını anlattı.

Konukoğlu, şöyle devam etti:

"Babamın karşı çıkmasına rağmen ortaokul eğitimini bırakıp işletmede çalışma arzumu ortaya koyunca babam beni 'eti sizin, kemiği benim' diyerek ustalara teslim etti. Bana da 'burada baban değil, patronunum. İşine de öyle sarıl' dedi ve gitti. Ben patronun oğlu olarak değil, çırak statüsünde çalıştım. Ustalarım, sildiğim tezgahı kirli diye yeniden sildirdiler, süpürüp çöp tenekesine koyduğum çöpleri devirerek gerektiğinde enseme tokat atarak yeniden süpürttüler. Sonradan anladım ki, itaat etmeyi öğrenmemi sağlamışlar.

Bu dönemde zaman zaman bir odaya girer, kapıyı kapatırdım. Karşıma bir sandalye koyup sanki orada bir çalışan varmış gibi yaptığını düşündüğüm hatasından dolayı kızar, hatalarını sıralardım. Sonra o sandalyeye oturur, karşımda sanki ustam, o sözleri bana söylemiş gibi düşünür ve ne hissettiğimi gözlemlerdim. Bunun adına şimdi empati diyorlar. Bu sayede üst makamdakilerin astlarına söz söylerken kontrollü olması gerektiğini birebir yaşıyordum. Herkes ağzından çıkarmadan önce o sözün kendisine söylenmesi halinde vereceği tepkiyi hissetmeli. Ayrıca, iş ortamında kızdığım çalışanlara kırgınlık duygusu taşımam, en kısa sürede öyle bir duygu içerisinde olmadığımı hissettiririm."

Türk Ekonomisinin Asırlık Çınarları - Dokuma Tezgahından Sanayi Devine

Türk Ekonomisinin Asırlık Çınarları - Dokuma Tezgahından Sanayi Devine

Türk Ekonomisinin Asırlık Çınarları - Dokuma Tezgahından Sanayi Devine