İSTANBUL (AA) - PwC Türkiye Başkanı Haluk Yalçın, Türkiye'nin güçlü ve müreffeh bir ülke olması için ülkedeki tüm paydaşların iş birliği içinde ve verimli bir şekilde çalışması gerektiğini belirterek, "Gideceğimiz nokta belli. Satın alma gücü paritesine göre, 2030'da Türkiye için dünyada 12'nci, 2050'de 11'inci yer, rezerve değil ama orada duruyor. Biz yeterince akıllı olursak, biz yeterince fırsatları değerlendirirsek oraya koşabiliriz." dedi.

Yalçın, bu yıl 18'incisi düzenlenen ve "Yeni Dünya" temasıyla yapılan PwC Türkiye Çözüm Ortaklığı Platformu'nda küresel ekonomiye ve iş yapış şekillerine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Dünyayı dönüştüren mega trendlerin artık çok hızlı değiştiğini anlatan Yalçın, küresel ısınma kaynaklı sorunların dünya ekonomilerini köklü bir şekilde değiştireceğini söyledi.

Yalçın, şunları kaydetti:

"Mega trendlerin birbirleriyle etkileşim hızları bizim dahi onların gelişmesini tahmin etme hızımızı aştı. İklim değişimi ve sınırlı kaynaklar dedik, bunu fazla da önemsemedik. PwC olarak aslında dünyaya dönüp bunun için bir pişmanlık beyan ediyoruz. Biz iklim değişikliği ve sınırlı kaynaklar mega trendine yeterince önem vermedik, altını çizmedik ama iklim değişimi kapıya dayandı.

İklim değişikliği, etkilerini çok daha fazla hissedeceğimiz, diğer mega trendlerin önüne geçecek bir mega trend olarak kendini duyurdu. '20 yıl sonra bütün turizm kaynağımızın önemli kısmı kullanılmaz hale gelecek' diyenler var ama buna karşı da teknolojiyle yapmamız gerekenler de var: Hızlı şehirleşme ve hepsini enlemesine kesen teknolojik sıçrama... Bunları süratle hayata geçirmeliyiz."


- "Gençler özgürlüğüne düşkün"


Haluk Yalçın, dünyadaki servet eşitsizliğine dikkati çekerek, bu eşitsizliğin dünya genelinde huzursuzluğa neden olduğunu ifade etti.

Yalçın, küresel eşitsizliğe ilişkin, "Dünyanın zenginliğinin yarısına yüzde 1'lik bir kesim sahip. Buradan hoşnut bir dünya popülasyonu çıkarmak çok mümkün değil. Onun için sonuçları ne oluyor? Fırsatlarda eşitsizlik artıyor, bölgesel dezavantajlar arka arkaya geliyor." bilgilerini aktardı.

İş modellerinin kökten değiştiğini aktaran Yalçın, "Siz para kazanırken birilerinin arkanızdan sizin kuyunuzu kazdığını bilmek zorundasınız. Aynı zamanda para yaparken, başarılı bir iş yaparken sizin kuyunuzu kazanın etrafında daha geniş bir kuyu kazmazsanız o çok uzun ömürlü bir kazanım olmaz." değerlendirmesini yaptı.

Yalçın, Z kuşağının işsiz kalma riskiyle karşı karşıya olduğunu hatırlatarak yönetimde popülizm tarzının dünya genelinde kamplaşmaya dönüştüğünü söyledi.

Gençlerin neredeyse tüm ülkelerde yaygınlaşan kitlesel kamplaşmayı hoş karşılamadığını anlatan Yalçın, "Gençler özgürlüğüne düşkün, yapılması gerekenlerin yapılması gerektiğini söyleyen çok açık bir grup geliyor, göreceksiniz. Böyle bir gruba bir şey borçluyuz. Bu kadar işsizlikle onları karşılayamayız. Onun için de çalışmak zorundayız. Tüm işi gençlere bırakıp kenara oturmayı planlayan varsa aramızda bizden değildir." ifadelerini kullandı.


- İş birliği ve verimlilik çağrısı


Haluk Yalçın, "Daha güçlü ve müreffeh bir Türkiye" sloganının altını doldurmak için ülkedeki tüm paydaşların iş birliği içinde ve verimli bir şekilde çalışması gerektiğini ifade ederek, şöyle konuştu:

"Gideceğimiz nokta belli. Satın alma gücü paritesine göre, 2030'da Türkiye için dünyada 12'nci, 2050'de 11'inci yer, rezerve değil ama orada duruyor. Biz yeterince akıllı olursak, biz yeterince fırsatları değerlendirirsek oraya koşabiliriz.

Birleşmiş Milletler'in (BM) ortaya koyduğu inisiyatifler var. Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri tanımlanmış durumda. 'Utanılacak yoksulluktan kurtulma' inisiyatifinden sonra 17 tane sürdürülebilir Sürdürülebilir Kalkınma Hedefi koydu BM 2012'de. PwC olarak bunlarla ilgili pek çok projenin altına imza atmaya çalışıyoruz."


- "Kripto paralar gelecekte daha önemli hale gelecek"


Ayrıca etkinlikte, finans bölümleri başta olmak üzere hukuk, insan kaynakları, teknoloji gibi alanlarda şirketlerin yeni dünyaya uyum için alacakları aksiyonlar, mali ve ekonomik gündeme dair son gelişmelerin ışığında uzman isimler tarafından özel oturumlarda detaylı işlendi.

PwC Türkiye Vergi Hizmetleri Ortağı Ersun Bayraktaroğlu moderatörlüğünde "Farklı yönleri ile Yeni Dünyamız" başlıklı ana panelde konuşan Papara Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Karslı, kripto paraların dünya finans piyasalarının geleceğinde önemli yer tutacağını söyledi.

Konvansiyonel bankacılık sisteminin müşteriler nezdinde, "endişeyle yaklaşılan kurumlar arasında" gösterildiğini aktaran Karslı, şunları söyledi:

"Bankacılık sisteminde para transferleri swift sistemi üzerinden yapılıyor ve bu çok masraflı. O nedenle insanlık daha uygun bir çözüme ihtiyaç duyuyor. Finansal teknoloji (FinTech) şirketleri de bunun için varlar aslında.

Diğer tarafta da kripto paraları Bitcoin'den ibaret görmememiz lazım. Şeffaf, güvenli ve dağıtık bir zincir olarak bakarsak kripto paralara, 'Kripto paralar' başlığı ile bütüncül olarak bakarsak, yakında tüm ekonomilerin, para trafiğinin kripto paralar ile yapılacağını söyleyebiliriz."


- Vergi uygulamalarında 2020 ve sonrası

Çözüm Ortaklığı Platformu’nda öğleden sonra ise Vergi Oturumu yapıldı. Moderatörlüğünü, PwC Türkiye Vergi ve Gümrük Uyuşmazlıkları Şirket Ortağı Ezgi Türkmen’in üstlendiği "Vergi Uygulamalarında 2020 ve Sonrası" konulu panelde PwC Türkiye Vergi Hizmetleri Ortakları Cem Aracı, Ersun Bayraktaroğlu ve Bilgütay Yaşar yeni yasal düzenlemeler çerçevesinde yeni vergileri değerlendirirken, Recep Bıyık, Cenk Ulu, Özlem Güç Alioğlu ve Burcu Canpolat ise güncel gelişmeleri masaya yatırdı.

PwC Türkiye Vergi Hizmetleri Lideri Zeki Gündüz "Hep Yeni Kalanlar" başlığında tüm vergi gündemini değerlendirerek platformun kapanışını gerçekleştirdi.

Bu yıl ayrıca ilk defa kurulan Digit’Hall alanında PwC Türkiye’nin tüm hizmet birimlerindeki teknoloji odaklı çözümler katılımcılar ile gün boyu paylaşıldı.

PwC Türkiye 18. Çözüm Ortaklığı Platformu kapsamında toplam 19 çalıştay düzenlendi.