AFYONKARAHİSAR (AA) - CANAN TÜKELAY - Afyonkarahisar'da yeni tip koronavirüse (Kovid-19) yakalanan ve hastalık nedeniyle eşini de kaybeden 64 yaşındaki Safiye Akbayrak, 14 günlük tedavi sürecinde ölüm korkusunu yaşadığını, ailesi ve torunlarını aklına getirdiğini, yaşama tutunmaya çalışarak hastalığa karşı mücadele ettiğini bildirdi.

Kızılören ilçesinde çiftçilik yapan 3 çocuklu Ömer ve Safiye Akbayrak çiftine, rahatsızlıkları nedeniyle gittikleri Sandıklı Devlet Hastanesinde Kovid-19 teşhisi konuldu.

Hastanede yaklaşık 14 gün tedavi gören Akbayrak çiftinden Safiye Akbayrak, test sonucunun negatif çıkmasıyla taburcu edildi.

Daha önceden rahatsız olduğu için akciğerinden ameliyat geçiren Ömer Akbayrak ise eşi taburcu edildikten bir gün sonra hayatını kaybetti.

Hastalığı yenerek sağlığına kavuşan Safiye Akbayrak, bu süreçte eşini kaybetmenin üzüntüsünü yaşıyor.

Akbayrak, AA muhabirine, rahatsızlıkları nedeniyle 3 gün evde yattıklarını ancak koronavirüse yakalandıklarına ilişkin akıllarına bir şey gelmediğini anlattı.

- "Doktor ve hemşirelerin motivasyonuyla hayata daha çok bağlandım"

Eve gelen bir komşularının kendilerini hasta görmesi üzerine ambulans çağırdığını belirten Akbayrak, "Ambulansa binerken çok kötüydüm. Hemşireler yardımcı oldu. Hastanede sürekli serum taktılar. Her gün ilaç veriyorlardı. Hem doktorlar hem de hemşireler bize yakın ilgi gösterdi. Bu süreçte onların da desteğini arkamda hissettim. Çok zor günler geçirdik. Doktor ve hemşirelerin motivasyonunu görünce hayata daha çok bağlandım. Hastanede eşimle birbirimizi hiç göremedik. Bir tarafta ailemi bir taraftan da hayat arkadaşımı düşünüyordum." diye konuştu.

- "Ölümle burun buruna gelmiştim"

Sadece eşini yoğun bakıma giderken gördüğünü anlatan Akbayrak, "Orada bana 'sen benden önce eve gidersin' diyerek kıyafetlerini verdi. O an dünyam üzerime yıkıldı. Çok duygulandım, çok ağladım. Çünkü ölümle burun buruna gelmiştim." dedi.

- "Akıllandım ama iş işten geçti"

Hastanede tedavi görürken sürekli durduğu yerde bunaldığını, bir süre sonra hastane ortamından sıkıldığını ifade eden Akbayrak, şöyle konuştu:

"Tedavi görürken bütün vücudum ağrıyordu, ateşleniyordum sürekli. Yemek yiyemiyor, su bile içemiyordum. Eşimden daha ağır hastaydım. 'Allah'ım bana bir şey olursa torunlarımı göremem' diye çok düşündüm. 3 çocuğumu ve 8 torunumu düşündükçe bana kuvvet geliyordu. Beni ayakta tutan onları bir daha görebilme ihtimaliydi.

Kendimden çok eşim için endişelendim. Eşimi öleceğini hiç düşünmemiştim. Benden iyiydi çünkü. Hastaneye çift gittim, tek geldim. Vatandaşlardan isteğim toplum içine girmesinler. Ben pişman oldum. Akıllandım ama iş işten geçti. Eşime çok söyledim 'hiçbir yere gitme' dedim ama dinlemedi. Keşke hiçbir yere gitmeseydim. Eşimle yakınımızın cenazesine katılmıştık oradan mı bulaştı anlamadık. İyileşmeme rağmen halsizlik ve saç dökülmelerim oluyor."

Her şeye rağmen hayatta olduğu için mutlu olduğunu vurgulayan Akbayrak, insanların koronavirüse karşı tedbirlere uymasını istedi.