Dönem filmleri ve dizileri için kostüm tasarlanan dericilik sanatına eğitmen Emine Tokaç’ta, Taş Medrese’de kursiyer yetiştirerek katkı sunuyor.

Afyonkarahisar Belediyesi tarafından 4 yıl önce faaliyete sokulan Taş Medrese Eğitim Merkezi’nde ahşaptan, metale, deriden, kemiğe kadar bir çok madde el sanatları uzmanı eğitmenlerin verdiği eğitimler ve kursiyerlerin becerileri ile sanat eserleri haline dönüşüyor. Taş Medrese Eğitim Merkezi’nde düzenlenen el sanatları kurslarından bir tanesi de Deri El Sanatları alanında yürütülüyor. 

“Bu kültürün yaşatılması gerekiyor”

Sosyal ve kültürel faaliyetler yürüten Afyonkarahisar Belediyesi tarafından 4 yıl önce kurulan Taş Medrese Eğitim Merkezi’nde verilen kurslardan biri olan deri el sanatları kursuna da ilgi oldukça yoğun. Kursiyerlere eğitimler veren deri el sanatları eğitmeni Emine Tokaç, yemeni, çarık gibi deri ürünlerin Osmanlı ve Türk kültürünün bir geleneği olduğunu belirterek gerçekleştirilen kurslar vesilesi ile de bu kültürün yaşatılması için Afyonkarahisar Belediyesi tarafından düzenlenen kurslara eğitmen olarak katılarak destek verdiğini söyledi. Tokaç, insanoğlunun var oluşundan bugüne kadar yaşamın birçok alanında var olan derinin eski dönemlerdeki el işçiliği anlayışının günümüzde de düzenlenen kurslarla yeniden canlandırılması için caba harcadıklarını ifade etti.

“Eski dönemleri yaşatacak ürünler yapıyoruz”

Deri olarak ifade edilen ürünün insanoğlunun dünyada var olduğu ilk çağlardan itibaren kullanılan bir ürün olduğunu ancak kendilerinin ise bugünkü konseptte otantik olarak ifade edilen bir konseptin kullanıldığını belirten Emine Tokaç; “Biz otantik doğal deri kullanıyoruz ama günümüzde ayakkabıdan deri monta kadar deri imalatçılığı ve giyim olarak kullanılıyor. Bizim sektörümüzde ise birkaç ilde bizim kullandığımız otantik doğal deri kullanılarak ürünler yapılıyor. Eski dönemlerin orijinal halini yaşatmamız için onları değerlendirerek yapmamız lazım. Bu nedenle kullandığımız deriler hayvandan çıktığı andan itibaren elde işleniyor ve tetere bitkisi ile makine kullanmadan insan gücüyle işlenerek çarık, postal, kıyafetlerden oluşan ürünler için filmde kullanılacak görüntüdeki derileri imal ederek bu ürünleri yapıyoruz” dedi.

“Yaz aylarında gündelik olarak kullanılabilir”

Kurs merkezinde yapılan ürünlerin günlük yaşamda da kullanılabilecek ürünler olduğunu belirten eğitmen Emine Tokaç; “Önceki dönemlerde tek ve düz bir kalıbı vardı ama sonrasında ilgi ve alaka olsun ve bu kültür yaşatılsın diyerek sağ ve sol kalıplar yaptırdık. Yaptırdığımız kalıplar ile bugün 21 numaradan 47 numaraya kadar ürün üretebiliyoruz. Tabii günlük yaşamda kullanılabilir ürünler üretiyoruz derken kış mevsiminde deri ürünler giyilmez. Eskiden insanlar yokluktan dolayı kış mevsiminde de giyerlermiş ama kıl çorap ile giyerlermiş ve altına da katran sürerlermiş. Elbette eskiden katran ağacı varmış günümüzde nesli tükenmiş bir ağaçtır. Dolayısıyla deri doğal olduğu için bir kokusu var bu nedenle iç yağı veya katran sürüldüğünde daha yoğun bir koku olacağı için kış döneminde uygun olmayacaktır. Ancak yaz aylarında rahatlıkla kullanılabilecek gündelik ürünlerdir” diye konuştu.

“Dönem filmlerinin en önemli kostüm ve aksesuarları da deri”

Son dönemlerde tarihi dizi ve filmlerin de artmasıyla birlikte deri ürünlerin film sektöründe kostüm olarak da ön plana çıkmasına vesile olduğunu belirten Eğitmen Emine Tokaç; “Dünyaca ünlü birçok filmde kullanılan kostümleri üretiliyor. Geçmiş yıllarda Truva, Harry Potter, Yüzüklerin Efendisi, Fetih 1453, Gladyatör ve bu tür birçok filmlerde kullanılan kostümlerin Türkiye’de üretildiğini biliyoruz. Dolayısıyla bir çok film sektörüne çarık, kostüm gibi devrin natürelliği itibariyle sinema konseptine uyduğu için bir çok ürün ve malzeme temin ediliyor. Yetenekli ve kendisini mesleğiyle bütünleştirerek geliştiren kursiyerlerimizin de bu tür filmlere ve dizilere kostüm üretme imkanı olacaktır.” ifadelerini kullandı.

“Kurslarımıza 4 yıldır yoğun ilgi var”

Afyonkarahisar’da da deri başta olmak üzere bir çok el sanatları alanında güzel bir merkezin oluşturulmasından dolayı Afyonkarahisar Belediye Başkanı Burhanettin Çoban ve yetkililere teşekkür etmek gerektiğini belirten eğitmen Emine Tokaç; “Osmanlı ve Türk kültürü olan bu değeri araştırıp bizzat burada önayak olup yaşatması çok büyük bir zenginlik. Bununla beraber şehir halkının da bu değere sahip çıkarak ilgi ve alaka göstermesi de ayrı bir güzellik. 4 yıldır burada verdiğimiz kurslara her dönem ciddi bir ilgi var ve yapılan işlere de bakıldığında ciddi anlamda bir ilerleme olduğunu görebiliyoruz. İnanıyorum ki ilerleyen dönemlerde bu meslek de Afyonkarahisar’da ilerleyecek ve zenginleşecek. Tablo, çanta, bileklik olarak yapılan ürünler modernize olarak değil, kültürel anlamda yaşatılıyor o çok önemli. Lüks mağazalarda çantalar satılıyor ama bizim yaptığımız çantalar onlardan daha görsel ve otantik olarak kendi kültürümüzü daha iyi yansıtabiliyorlar. Afyonkarahisar’da kültürel olarak ürün geçmişinde bazı zenginlikler olduğunu da gösteriyor. Uzun yoldan gelip eğitimler veriyoruz ama halkın bu kadar istekli olması bizim de iştahımızı artırıyor ve yorgunluk hissetmiyoruz” dedi.