Kas ve iskelet ağrılarında uyguladıkları birçok yöntemle hastaları eski sağlıklarına kavuşturduklarına dikkat çeken Uzunali, hastaların tedavi için geç kalmamalarını istedi.

Fizik Tedavi Ve Rehabilitasyon Uzmanı Mine Uzunali tamamlayıcı tedavi yöntemlerini anlattı. Uzunali, ilaç ve fizik tedavi yöntemlerini yeterli bulmayan hastalara tamamlayıcı yöntemler olarak belirli tedaviler uyguladıklarını kaydetti. 

“KİNEZYOLOJİK BANTLAMA İLE SONUÇ ALINABİLİYOR”

Bu tedavilerden biri olan ‘Kinezyolojik Bantlama’ yı anlatan Uzunali, bu tedavinin Japon bilim adamları tarafından bulunduğunu belirtti. Bu tedavinin ilk başlarda sporcuların performansını arttırmak için kullanıldığını belirten Uzunali şöyle devam etti: “Sporcular için kullanılan bu tedavi geliştirilerek hastalar içinde kullanılmaya başlamış. 2010 yılından itibaren bu uygulama Türkiye’de de kullanılıyor. Eklem, kas, omurga, ayak bilekleri ağrılarında ve yumuşak doku zedelenmelerinde kullanıyoruz. Belirli bölgeye uyguladığımız bant dolaşımı düzenleyerek, orda sinirsel bir uyarı oluşturarak oradaki dokuya destek olarak iyileşmeye neden oluyor. Bantlama tedavisinde bu bant vücutta 7 gün kalabiliyor. Herhangi bir alerjik etkisi yok”.

“GERGİNLİK DUYGUSU YAŞAMIYORSUNUZ”

Bantlamayı belirli germeyle yaptıklarını söyleyen Uzunali, bu uygulamanın hastaya hiçbir şekilde gerginlik duygusu vermediğini söyledi. Banttın kalma süresi bölgenin ağrısına göre değiştiğini belirten Uzunali: “Ben genel de 5 gün sonra kontrole gel lütfen ben çıkartayım bu bandı diyorum. Çünkü yenisini takacağım. Bunu hastanın takmasını istemiyoruz. Bu bandı her seferinde farklı şekilde gerip, farklı bir açıyla yapıştırıyoruz.  O yüzden, hekimin veya fizyoterapistin bunu bantlamışı gerekiyor. Bazı fizyoterapistlerimizde bunun eğitimi almış oluyor. Kas tutulmuş gelmiş hasta ondaki etkinliği oldukça başarılı” dedi.

“GERGİN NOKTALARI GEVŞETİYORUZ”

‘Tetik Nokta Enjeksiyon’ tedavi yöntemini de anlatan Uzunali, boyun ve omuz kaslarına zaman zaman yel durabileceğini belirterek, böyle durumlarda bu uygulamayı yaptıklarını söyledi. Gergin noktaları iğneyle gevşettiklerini kaydeden Uzunali: “Kuru iğne ve ilaçla bunu yapıyoruz.  Bu noktalar düğüm bölgeleri baş, boyun, omuz, sırt ve belde meydana geliyor ve halk arasında kulunç olarak biliniyor. Bunalar tekrarlayan kas aktiviteleri, duruş bozukluğu gibi durumlarda oluşuyor. Biz bunlarda öncelikle kuru iğne yapıyoruz. Çünkü bu iğnelerde hiçbir şekilde ilaç yok. Alerji olması mümkün değil. Tamamen kuru iğnedir. Yani sırtımızda, boynumuzda, belimizde tutulmuş olan bölgelere uyguluyoruz. Sırt daha kalın bir bölge olduğu için ağrı uyarısı çok az meydana geliyor. Daha sonra ise ilaç, egzersiz ve germe tedavileri öneriyoruz” diye konuştu. 

“ŞOK DALGA’YLA TOPUK DİKENİ KIRIYORUZ”

Öte yandan ‘Şok Dalga’ tedavi yöntemi hakkında bilgiler veren Uzunali, bu tedavinin ses dalgalarından oluştuğunu söyledi. Bu tedavi yöntemiyle topuk dikenini kırdıklarını belirten Uzunali şöyle devam etti: “Şok dalgaları topuk dikeni dediğimiz yere tutarak yaklaşık 3-4 seansta topuk dikeninin kırıyoruz. Başka türlü topuk dikenini alt etmemiz mümkün olmuyor. Tutulmuş bele ve omza bu ses dalgaları basınç yöntemi çok faydalı oluyor. Ama biz en çok topuk dikeni, omuzda kireçlenmiş kaslar, yapıyoruz. En çok zor tedavi olan topuk dikenin de faydalı oluyoruz. Çünkü diğer tenisçi dirseğinde enjeksiyon daha yüz güldürücü sonuç verebiliyor. Ya da siplintleme dediğimiz bir dirseklik takmak başarılı olabiliyor ama topuk sürekli üstündeyiz o yüzden en çok topuk dikenin de işe yarıyor diyebiliriz.” 

HASTANIN KENDİ KANIYLA TEDAVİ EDİLİYOR

PRP altın kan tedavisini de anlatan Uzunali, bu tedavinin son yıllarda Türkiye’de kullanılmaya başlandığını söyledi. Tedavinin uygulanış şeklinden bahseden Uzunali şöyle konuştu: “Damarda tenkit yaptırırcasına bir miktar kan alınıyor. Aldığımız kanı laboratuvarımızda özel bir işlemden geçiriyoruz. Sonra üstte kalan altın rengi kanı hastanın problemli bölgesine uyguluyoruz. En sık diz, omuz, dirsek ve topuklara uyguluyoruz. Bu kanımızdan elde edilmiş özel sıvının içinde groft faktörler var. Bunlar tamir faktörü yani bozulmuş bölgeyi yeniden düzenlemek için orda hücresel bir çalışma başlıyor. Tek seans genelde yetmiyor 3,4,5 seansa kadar yükselebiliyor. Bu tedavide hasta çok fazla ağrı hissetmiyor. Bu tedavi kimyasal içermeyen bir tedavi. Oraya koyduğumuz yeni hücreler kolajken sentezi de artırarak bunun iyileşmesini sağlıyor. Kan pıhtılaşmasını önleyen hastalarda, kan hücreleri düşük olan hastalarda, ciddi bir hastalığı olanlar bu yapamaz. Hamilelere hiçbir şey yapmıyoruz. Çünkü onlara yapabileceğimiz herhangi bir işlem zarar verebilir. Genel sağlığı iyi olan herkese uyguluyoruz. Ben çok inanıyorum bu tedaviye. Kendimde bu tedaviyi yüzüme yaptırıyorum. Çokta iyi sonuç aldığımı söyleyebilirim.”       

“BASİT TUTULMALARI ERTELEMEYİN”

Uzunali, basit bir kulunç tedavisinin hiçbir zaman ertelenmeyeceğini söyledi. Basit bir tedavi ertelendiğini ileride o tedavinin imkansız hale gelebileceğini söyleyen Uzunali şöyle konuştu: “Basit bir tutulmada hemen tedavi olmalısınız. Basit bir ağrı ilerleyip kronikleşirse maalesef faydamız bunlarla da daha az oluyor. Artık iş içten geçmiş olay oturmuş erken müdahale edilecek durumdan çıkmış oluyor. Kronikleşme kötü bir süreç oluyor bizim içinde. Erken teşhis yaşam standartlını yükseltir.”

30 SEANSA KADAR ÜCRETSİZ

Son olarak ‘Fizik Tedavi’ yöntemini de anlatan Uzunali, fizik tedavinin kas iskelet sisteminin ağrı durumlarında uygulandığını kaydetti. Fizik tedaviye başladıktan sonra kas, iskelet ağrılı hastaların 3 hafta sürecek tedavi aldıklarını aktaran Uzunali: “Bu 3 hafta içinde ben hastalarımı kontrol ediyorum. Her kontrole geldiklerinde de iyi gidip gitmemelerine göre bu tedavileri ekleyebiliyorum. Fizik tedaviden ücret almıyoruz. 30 seansa kadar hakları var hastalarımızın. Gayet de donanımlı bir ünitemiz var” ifadelerini kullandı. 

“TEDAVİDEN ÇEKİNMEYİN”

Hastaların kas, iskelet ağrılarında mutsuzluk yaşamasınlar diyen Uzunali: ağrılar için her türlü çözümlerin olduğunu ifade etti. Hastaların tedaviden çekinmemeleri gerektiğini söyleyen Uzunali: “Biz kas, iskelet sisteminin ağrılarının çoğu boyun düzleşmesinden kaynaklanıyor. Biz onlarda derman oluyoruz. Bel, sırt, omuz, kalça, diz ağrılarının tenkitlerinde biz varız. Tedavi etmeye her zaman açığız. Öncelikle bize başvurmalarını isteriz. Ameliyat öncesi ve sonrası hem de aradaki süreçte biz hep varız. Yan etkisi olmayan olsa da çok az olan tedaviler. Yumuşak doku zedelenmesi olan, kronik yorgunluğu olan, uyku bozukluğu olan bayanlarımıza, ağır işlerde çalışan erkek hastaları şikayetleri olduğu sürece biz bekliyoruz” şeklinde konuştu.